Türkiye'nin en popüler ihracat ürünlerinden biri olan lokum uzun bir geçmişe sahiptir. Çok ama çok tatlı bir tatlı olan Lokum'un hikayesini keşfetmek için 1777 yılına geri döndük.
Dünyanın en eski tatlılarından biri olan ve yaklaşık 500 yıl öncesine dayanan Lokum tarifi, kurulduğu günden bu yana neredeyse hiç değişmedi. Hikayeye göre, dönemin sultanı şeflerini çağırdı ve eşsiz bir tatlı yapılmasını istedi. Türk lokumu bu çağrı sayesinde doğdu.
Tam teşekküllü şekerci Bekir Efendi, Sultan I. Abdülhamid döneminde 1777'de Doğu Anadolu'daki küçük bir kasabadan alışveriş yapmak için İstanbul'a geldi ve lokumu ilk yapan şef oldu. Tatlıya düşkün bir halk arasında hızla şöhret ve servet kazanan lokum, özel dantel mendillere sarılarak modaya uygun bir hediye haline geldi böylece Bekir Efendi Osmanlı mutfağı içinde şekercibaşı olarak atandı. 19 yüzyılda Lokum, yani şekerlemeyi oldukça beğenen ve İngiltere'ye 'Türk Lokumu' adını verdiği şekerlemeleri getiren bir İngiliz gezgin aracılığıyla Batı'ya geldi.
Maltalı ressam Amedeo Preziosi'nin suluboya tablosu Louvre'da asılı olan Bekir Efendi, Mekke ve Medine'ye hacca gittikten sonra Hacı Bekir oldu ve II. Mahmud'dan şeref madalyası aldı. 90 yaşında vefatından sonra dükkânı ve babasının ünvanını oğlu Mehmet Muhiddin devraldı ve uluslararası yarışmalara katılarak madalyalar almaya devam ediyor. Şirket, Ali Muhiddin tarafından devralındığında altın çağını yaşamaya devam etti ve Mısır'da iki şubesi de dahil olmak üzere 10 mağazaya ulaştı. Ali Muhiddin'in 1974'te vefatından sonra, ailenin beşinci kuşağı Ali Muhiddin Hacı Bekir şirketini yönetmeye devam ediyor.
